Başkan Soyer’in, çağdaş, demokratik ve katılımcı yerel yönetim anlayışına uygun düşünceleri, sanata ve kültüre verdiği önem nedeniyle  “İzmir Şehir Tiyatrosu” konusununson günlerde kent gündeminde ve sanat çevrelerinde artık daha sık konuşulmaya başlandığını bildiren Yönetim KuruluÜyeleri, bu noktada İzmir Tiyatroları Derneği olarak konunun paydaşlarından biri olmaları nedeniyle önerilerini sunmak istediklerini belirtti. 

İzmir Tiyatroları Derneği’ni, İzmir'de kurulu bulunan profesyonel, amatör, belediye tiyatrolarının ve bağımsız tiyatro insanlarının oluşturduğu bir sivil toplum örgütü olarak tanımlayan Yönetim Kurulu Üyeleri, kentteki tiyatro insanlarının, topluluklarının alanını genişletmek, kentliyle iletişimi geliştirmek, iş güvenliği ve çalışma koşullarını iyileştirmek, yerel yönetimler ile işbirliği içinde sanatsal çalışmaların etkinliğini arttırmak amaçları doğrultusunda, sürdürülebilir çalışmalar yapmak için kurulmuş bir yapılanma olduğuna dikkat çekti. 

Derneğin, bu bağlamdaki sorunlara, beklentilere vakıf ve çalışmalarını buna göre yapmakta olduğunu bildiren Yönetim Kurulu Üyeleri, “İzmir Şehir Tiyatrosu”nun, yenilikçi ve demokratik bir dizi çalışmanın bütün kentli ile buluşturulması olduğu kadar; toplumsal olanın estetize edilmiş etkileyicianlatımlar ve iletişim biçimleriyle çevreden merkeze bütün kentliyle sürekli bir buluşmanın odak noktası haline getirildiğinde, alanını giderek genişleten dinamik bir yapı olduğunda, Kentin Tiyatrosu olarak herkes tarafından benimseneceğine vurgu yaptı. 

“İzmir Şehir Tiyatrosu', İzmir’in toplumsal yapısından ve tarihsel birikiminden yola çıkarak istikrarlı bir şekilde sürdürülen 'İzmir Modeli' yerel yönetim anlayışına uygun olarak inşa edilmeli ve gerçekleştirilmelidir” diyen Yönetim Kurulu, “İzmir Modeli”nin kentte olduğu kadar bölgede, Türkiye ve dünyada çokça örnek gösterilmişken, kurulacak bir “İzmir Şehir Tiyatrosu”nun bu uygulamaları destekleyecek şekilde yenilikçi bir yapı olabileceğine dikkat çekti. 

Türkiye’deki bildik modellerin (İBBŞT, Kocaeli, Eskişehir Şehir Tiyatroları vb) farklı yönetim anlayışları altında nasıl biçimlendiği konusunda sayısız olumlu-olumsuz örnekler bulunmakta olduğuna vurgu yapan Yönetim Kurulu, aynı şekilde Avrupa ülkelerinde farklı uygulamaların, başarılı, başarısız örneklerle de karşılaşmanın mümkün olduğunu ifade etti. 

İzmir Şehir Tiyatrosu’nun kuruluşu için titiz bir çalışma yürütülmesi gerektiğini belirten yönetim kurulu, konunun uzmanlarından, alanda faaliyet gösteren tiyatro topluluklarından ve tiyatro insanlarından görüşler alınması gerektiğini bildirdi. 

İzmir Şehir Tiyatrosunun kuruluşunun, oluşturulacak bir Kurucu Kurul tarafından yürütülmesi gerektiğini de değinen yönetim kurulu, başta Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olmak üzere, İzmir'deki belediye tiyatroları, İzmir Devlet Tiyatrosu, özel-amatör tiyatro toplulukları temsilcileri ve İzmir Tiyatroları Derneği'nden oluşturulacak bukurulun; ilgili belediye yetkilileri ile birlikte, çok sesli olarak kuruluş çalışmalarına başlamasının yerinde olacağını ifade etti. 

Son olarak İzmir Tiyatroları Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri şunları söyledi:

“Dört Kurucular Kurulu, konunun paydaşların görüşlerini alıp değerlendirmeli ve demokratik, özerk, etkin bir sanatsal modelgeliştirerek, temel esas ve uygulamalar bütününü ortaya koymalıdır. Çünkü kurulması düşünülen yapı, kent tarihinde uzun soluklu bir uygulama olarak yerini almalıdır”